ETİK PRENSİPLERİMİZ

Çift ve Aile Terapisi Derneği Etik İlkeleri

Hazırlayanlar:

Yudum Söylemez, Buket Kılıçer, Ezgi Acar Şirin

Katkıda Bulunanlar: Sibel Erenel, Nuşin Sarımurat Baydemir, Osman Kaya, Çiğdem Toksoy, Emre Konuk, Nesteren Gazioğlu, Yiğitcan Özkan

Giriş

Çift ve aile terapisi, psikoterapi ve aile sistemleri üzerine gerekli teorik ve klinik eğitim almış; bireyin, çiftlerin ve ailelerin yaşadıkları zorlukları onların içinde bulundukları sistemler ve ilişkileri çerçevesinde ele bir ruh sağlığı alanıdır.

Çift ve aile terapisinin, gelişmiş dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de eğitimi, standartları ve uygulamalarıyla birey, çift ve aile üyelerinin bütüncül olarak ruh sağlığında koruyucu, önleyici ve iyileştirici bir işlevi vardır.

Bu anlamda 2011 yılı sonu kurulmuş olan ÇATED’in bir meslek örgütü olarak üyelik sistemi, kurumsallaşma, mesleki gelişim, eğitim ve meslekleşme uygulamalarının belirli standartlara dayalı olarak sürdürülmesinde önemli bir rolü bulunmaktadır.

Bu noktada çift ve aile terapisi uygulamalarında dünya standartlarına uygun ve ülkemizin kültürel ve yasal gerçeklerini göz önünde bulunduran etik ilkelerin oluşturulmasında ÇATED sorumluluk almıştır. Çift ve Aile Terapistliği Etik İlkeleri olarak meslek mensuplarının, hizmet alanların ve yakınlarının, diğer ruh sağlığı meslek mensuplarının, ilgili kurumların ve nihayet tüm kamu oyunun bilgi edinmesi için aşağıda sunulmaktadır.

1.iLKE

Danışanlara Karşı Sorumluluklar

Çift ve aile terapistleri, bireylerin ve ailelerin sağlık, mutluluk ve refah seviyelerini yükseltir. Çift ve aile terapistleri kendilerinden destek isteyen kişilerin haklarına saygı duyar, sundukları hizmetin uygun bir şekilde kullanıldığından emin olmak için gerekli çabayı gösterir. 

1.1.Çift ve aile terapistleri; dil, din, ırk, etnik köken, yaş, cinsiyet kimliği, cinsel yönelim, sosyo-ekonomik statü ya da engelliliğe dayalı ayrımcılık yapmaksızın insanlara profesyonel destek verir.

1.2.Çift ve aile terapistleri; terapi ve ilgili diğer prosedürler için uygun olan bilgilendirilmiş onayı danışanlarından mümkün olan en uygun zamanda alır; danışanların anlayacağı bir dil kullanır. Bilgilendirilmiş onayın içeriği, danışana ve tedavi planına göre değişiklik gösterebilir. Fakat; bilgilendirilmiş onay almak için genellikle gerekli ve zorunlu olan koşullar şöyledir: (a) Danışanın onay verecek kapasitesinin olması; (b) Danışanın, tedavi süreci ve prosedürleri ile ilgili önemli konularda yeterince bilgilendirilmiş olması; (c) Danışanın, tedavi sürecinde oluşabilen ve henüz genel bir standardı olmayan potansiyel risk ve faydalar konusunda yeterince bilgilendirilmiş olması; (d) Danışanın kendi isteğiyle, herhangi bir etki/baskı altında kalmadan onay vermiş olması; (e) Danışanın verdiği onayın uygun şekilde belgelenmesi. Danışanlar yaş, zihinsel yetersizlik ya da ruh sağlığı ile ilgili sebeplerden dolayı yasal olarak bilgilendirilmiş onay veremeyecek durumda ise ve ikame izin almak yasal ise; çift ve aile terapistleri yasal yetkisi olan bir kişiden bilgilendirilmiş izin alır.

1.3.Çift ve aile terapistleri, danışanları üzerinde etkinin  ve aralarındaki güç ilişkilerinin farkındadır. Güç ilişkisi ile kastedilen; yaş, maddi statü, cinsiyet, cinsel yönelim, vatandaşlık statüsü, bedensel ve zihinsel yetkinlik, etnisite, dil, din, inanç ve mezhep gibi maddi değişkenler ile ruh sağlığı ve esenlik gibi soyut değişkenlerin sağlayacağı ayrıcalıkların kullanımı kastedilmektedir. Bu bağlamda danışanlarının güven ve bağlılığını kötüye kullanmaktan kaçınır. Bu nedenle terapistler, profesyonel değerlendirmelerini etkileyebilecek ya da kötüye kullanma riskini arttırabilecek her türlü durumdan ve danışanlarla çoklu ilişkiden uzak durmak için çaba gösterir. Çift ve aile terapistleri bir danışanla ya da danışanın yakın aile üyeleriyle iş ya da kişisel (romantik, arkadaşlık vb) ilişkilerde bulunmaz. Bazı durumlar ya da çoklu roller nedeniyle  kötüye kullanma riski var ise, terapistler gerekli önlemleri alır.  Önlem almak ya da önlemleri uygulamak mümkün olamayacaksa  terapi sonlandırılmalıdır

1.4.Çift ve aile terapistleri danışanlarıyla ya da danışanların yakın arkadaşları ve aile üyeleriyle cinsel/duygusal yakınlık kurmamalıdır.

1.5.Çift ve aile terapistleri eski danışanları ile ya da danışanların yakın arkadaşları ve aile üyeleriyle cinsel ya da duygusal yakınlık kurmamalıdır. Eğer terapistler terapinin sonlanmasından 2 yıl sonra eski danışanları ya da danışanlarının yakınları ile cinsel/duygusal yakınlık kurarsa, terapist danışanın ya da danışanın yakın ailesinden birinin zarar görmediğini göstermekle yükümlü olur.

1.6.Çift ve aile terapistleri, danışanları ile kurdukları profesyonel ilişkiyi kendi maddi çıkarları doğrultusunda kullanmaz. Danışanın terapi sürecinde faydasına olabilecek öneriler dışında yönlendirmeler yapılmamalıdır.

1.7.Çift ve aile terapistleri, danışanların karar verme haklarına saygı duyar ve danışanlara kararlarının sonuçlarını anlamada yardımcı olur. Terapistler, birlikte yaşama, evlenme, boşanma, ayrılma, barışma, vesayet, ziyaret gibi ilişkiler ile ilgili konularda karar verme sorumluluğunun danışanlarda olduğunu açıkça belirtir.

1.8.Çift ve aile terapistleri; danışanların terapötik ilişkiden yararlandığı açıkça görüldüğü sürece bu ilişkiyi devam ettirir. Eğer çift ve aile terapistleri geçerli bir sebepten dolayı profesyonel yardım sağlayamıyorsa ya da sağlamak istemiyorsa, danışanları onlara daha iyi hizmet verebilecek bir terapiste yönlendirir.  Çift ve aile terapistleri, terapinin devamı için gerekli düzenlemeleri yapmadan danışanlarını terk etmemeli ya da ihmal etmemelidir.

1.9.Çift ve aile terapistleri; video/ses kaydı almadan ya da üçüncü şahısların gözlem yapmasına izin vermeden önce danışanlarından yazılı olarak bilgilendirilmiş onay alır. Danışanlar da video/ses kaydı almak isterlerse terapistten sözlü ve yazılı onay almaları gerekir.

1.10.Çift ve aile terapistleri; üçüncü bir şahsın isteği üzerine bir danışana hizmet sunmayı kabul ederse, her bireyle kurulacak ilişkinin niteliğini ve gizlilik sınırlarını terapi sürecinin başında makul bir düzeyde açıklar.

1.11. Çift ve aile terapistleri aynı aileden birden çok bireyi ya da yakın tanıdıkları bireysel terapi kapsamında görmez. Bireysel seansları yine çift ya da aile terapisi çerçevesinde yapabilir. Böyle bir durumda üyelerin bu konuda bilgilendirilmesi ve işbirliği önemlidir.

2.iLKE

Gizlilik

Çift ve aile terapistleri, birden çok kişiyle çalıştıkları için gizlilikle ilgili kendilerine özgü meseleleri vardır. Terapistler her bireyin mahremiyetine saygı duyar ve bunu korur. 

2.1.Çift ve aile terapistleri; danışanlarına ve diğer ilgili kişilere mümkün olan en kısa zamanda gizliliğin niteliklerini ve danışanların gizlilik haklarıyla ilgili muhtemel sınırları açıklar. Kendine ve başkasına zarar verme durumlarında gizlilik ilkesinin korunamayacağına dair danışanları bilgilendirir. Terapistler danışanla birlikte gizli bilgilerin istenebileceği ve bu özel bilgileri açıklamanın yasal olarak talep edilebileceği durumları gözden geçirir (Bkz Ek 1).

2.2.Çift ve aile terapistleri; danışanların yazılı onayı olmadıkça ya da yasa tarafından talep edilmedikçe danışanlarının bilgilerini terapi ortamı dışında hiç kimseyle paylaşmaz. Danışanın yazılı izni olsa bile bu iznin ilgili mahkemeden onay kararının alınması tavsiye edilir.

2.3. Çift ve aile terapisti, terapiye katılan bireyler arasındaki paylaşım ve gizliliği nasıl sağlayacağını her bir danışanla en baştan konuşarak yazılı bir sözleşme yapar.  Çift veya aile üyeleriyle bireysel yapılacak görüşmelerde, bu görüşmelere dair bilgilerin diğer danışanlarla hangi bağlamlarda paylaşılabilir olduğunu danışanlarına net bir şekilde açıklar.

2.4.Çift ve aile terapistleri meslektaşlarına ya da sevk eden kaynaklara danışırken bir danışanın, katılımcının, öğrencinin ya da gizlilik ilişkisi içinde olunan diğer kişilerin tanınmasına ve belirlenmesine neden olabilecek gizli bilgileri, bu kişilerin yazılı onayı olmadan paylaşmaz. Danışma ve süpervizyon için yeterli olacak düzeyde bilgi paylaşılır.

2.5.Çift ve aile terapistleri danışanla ilgili klinik materyali öğretme, yazma, danışma, araştırma ve sunma amaçlı kullanacak ise; danışandan Madde 2.2. ile uyumlu, yazılı bir onay alır ve danışanın kimliğini ve mahremiyetini korumak için gerekli adımları atar.

2.6.Çift ve aile terapistleri danışanlarla ilgili bilgileri mahremiyeti koruyacak ve yürürlükte olan yasalar ile profesyonel standartlara uygun olacak şekilde kaydeder, korur ve ortadan kaldırır.

2.7. Çift ve aile terapistleri danışanlarıyla ve süpervizyon öğrencileriyle yaptıkları seansların notlarını yazılı ile kilitli dosya ile kilitli dolap içerisinde, dijital ise şifreli bir bilgisayarda yine şifreli bir dosyada saklamalıdır.

2.8.Bir terapistin taşınma, işyerini kapatma ya da ölümünü takiben, herhangi bir çift ve aile terapisti danışanlarla ilgili bilgilerin kaydını, transferini ve ortadan kaldırılmasını gizliliği bozmayacak ve danışanlarını refahını koruyacak şekilde yapmalıdır.

3.iLKE

Profesyonel Yetkinlik ve Bilgi

Çift ve aile terapistleri mesleki standart ve yeterliğe (bilgi, beceri ve anlayışa) tam olarak sahiptir.

3.1.Çift ve aile terapistleri yeni gelişmeleri takip eder; eğitim, staj ya da süpervizyon ile çift ve aile terapisi konusundaki yetkinliğini korur.

3.2.Çift ve aile terapistleri yürürlükte olan yasalar mesleki standartlar, yeterlikler  ve etik kodlar konusunda yeterli bilgi sahibi olur ve bunlara bağlı kalır.

3.3.Çift ve aile terapistleri iş performansını ya da klinik değerlendirmelerini olumsuz yönde etkileyebilecek kişisel sorun ve çelişkileri için gerekli profesyonel yardımı alır.

3.4.Çift ve aile terapistleri iş performansını ya da klinik değerlendirmelerini olumsuz yönde etkileyebilecek çıkar çatışması yaratan hizmetleri sunmaz.

3.5. Çift ve aile terapistleri birer öğretmen, süpervizör, danışman ve araştırmacı olarak ilgili disiplin ve standartlarına bağlı kalır, doğru bilgi sunar ve potansiyel çıkar çatışmalarını açığa vurur.

3.6.Çift ve aile terapistleri klinik ve finansal bilgilerin yeterli ve doğru bir kaydını tutar.

3.7.Çift ve aile terapistleri yeni bir alanda kendi becerilerini geliştirirken mesleki yetkinliklerini sağlayacak ve danışanlarını potansiyel bir zarardan koruyacak adımları atar. Çift ve aile terapistleri kendileri için yeni olan bir alanda ancak gerekli eğitimi aldıktan sonra ve devamında süpervizyon desteğiyle çalışmaya başlar.

3.8.Çift ve aile terapistleri; danışanları, öğrencileri, stajyerleri, süpervizyon öğrencilerini, çalışanları, meslektaşları ya da araştırma katılımcılarını fiziksel, psikolojik, ekonomik ve cinsel olarak suistimal etmez ve şiddet uygulamaz. Bu şiddet edimlerinin tanımlarını aşağıda bulabilirsiniz.

Şiddet: Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımlamasıyla ‘ Gücün ya da fiziksel kuvvetin, tehdit yoluyla ya da gerçekte, fiziksel zarar, ölüm, psikolojik zarar, gelişme engeli ya da kayba neden olacak şekilde; kendine, bir başkasına ya da bir grup veya topluma karşı kasıtlı olarak kullanılması’dır.

Fiziksel Şiddet: APA’nın tanımıyla “Bir kişinin diğerine karşı bedensel yaralanmayla sonuçlanan kasıtlı olarak saldırgan veya şiddet içeren davranışı. Fiziksel istismar, zaman zaman kalıcı hasara (ör. travmatik beyin hasarı) veya ölüme neden olacak kadar şiddetli olabilen yumruklama, tekmeleme, ısırma, boğulma, yakma, sallama ve dövme gibi eylemleri içerebilir.”

Psikolojik Şiddet: APA’nın tanımıyla “ Bir kişinin kasıtlı olarak ve tekrar tekrar, davranışsal ve duygusal işlevlere ve genel zihinsel esenliğe zarar veren fiziksel olmayan eylemlere maruz kaldığı bir davranış örüntüsü. Araştırmacılar henüz kavramın evrensel olarak kabul edilmiş bir tanımını formüle etmediler, ancak sözlü taciz de dahil olmak üzere duygusal istismarın alabileceği çeşitli biçimleri belirlediler; yıldırma ve terörize etme; aşağılama ve bozulma; sömürü; taciz; sevginin reddedilmesi ve durdurulması; izolasyon; ve aşırı kontrol.”

Cinsel Şiddet: APA’nın tanımıyla “Cinsel yollarla ihlal ve istismar”dır. Bunun içeriğini genişletmek için CETAD’ın tanımlamasına bakabiliriz: “ Cinsel şiddet kişinin kendi rızası dışında herhangi bir cinsel eyleme maruz kalması ya da buna kalkışılmasıdır. Sadece sözel ya da mimik ve jestler aracılığıyla olabileceği gibi doğrudan (dokunmadan cinsel birlikteliğe varan) fiziksel etkileşimin de olduğu durumları kapsar. Yani akla sadece tecavüz gelmemelidir.”

3.9.Çift ve aile terapistleri danışanları, öğrencileri, stajyerleri, süpervizyon öğrencilerini, çalışanları, meslektaşları ya da araştırma katılımcılarını istismar etmez.

3.10.Çift ve aile terapistleri danışanlarına terapötik ilişkinin verimini ya da bütünlüğünü bozacak nitelikte hediyeler vermez, danışanlarından değerli hediyeler ve terapötik ilişkinin verimini ya da bütünlüğünü bozacak nitelikte hediyeleri kabul etmez.

3.11.Çift ve aile terapistleri yetkinlik alanları dışında olan problemlerle ilgili teşhis koymaz, tedavi yapmaz, tavsiyede bulunmaz ancak ilgili uzmana yönlendirir.

3.12.Çift ve aile terapistleri klinik ve araştırma bulgularının yanlış kullanımını ya da çarpıtılmasını engellemek için çaba gösterir.

3.13.Çift ve aile terapistleri insanların hayatlarını etkileme ve değiştirme yetisine sahip oldukları için tanıklık ya da basın açıklaması gibi profesyonel düşüncelerini ve önerilerini kamuya açıkladıkları durumlarda özellikle dikkatli davranır. Bilimsel geçerliliği olmayan bilgi ve kişisel deneyim paylaşımı yapmaz.

3.14.Çıkar çatışmalarını önlemek için, vesayet ve ziyaret sorunları olan çocuk ya da yetişkinlerle çalışan çift ve aile terapistleri vesayet, ziyaret konuları için yapılan adli değerlendirmeleri yapmamalıdır. Çocukla çalışan çift ve aile terapisti, bu adli değerlendirmeyi yapan mahkeme ya da sağlık çalışanına bir çift ve aile terapisti olarak gizlilik kuralını bozmamak şartıyla kendi perspektifinden bilgi verebilir.

3.15. Çift ve aile terapistleri aşağıdaki durumlarda bu etik ilkeleri çiğnemiş olur, üyelikleri sonlandırılır ve diğer gerekli adımlar atılır: (a) Terapist ağır bir suçtan hüküm giyerse; (b) Yetki ya da işlevleriyle ilgili herhangi bir suçtan hüküm giyerse; (c) Ağır bir suçtan ya da yetki ve işlevlerle ilgili bir suçtan hüküm giymeye sebep olabilecek bir davranışta bulunursa; (d) Diğer profesyonel örgütlerden atılırsa ya da ceza alırsa;(e) lisans ya da sertifikaları düzenleyici kuruluşlar tarafından açığa alınırsa, iptal edilirse ya da ceza alırsa; (f) Fiziksel, ruhsal sebepler ya da alkol veya diğer maddelerin kullanımı nedeniyle yetkinliğini kaybetmiş olmasına rağmen çift ve aile terapisi uygulamalarına devam ederse; (g) Derneğin Etik ve Uzlaşı Kurulu davetine icabet etmez, bir şikayetin bildirilmesinden, bu şikayetle ilgili işlemlerin tamamlanma süreci boyunca dernekle işbirliği yapmaz, ilgili yönetmeliğin hükümlerine ve kararlarına uymazsa

4. iLKE

Öğrencilere Karşı Sorumluluk

Çift ve aile terapistleri öğrencilerinin, stajyerlerinin güvenini ve bağlılığını kötüye kullanmazlar.

4.1 Çift ve aile terapistleri öğrencileri ve süpervizyon öğrencileri karşısındaki etkileyici pozisyonlarının farkındadırlar ve bu kişilerin kendilerine karşı duydukları güven ve bağlılık duygularını kötüye kullanmaktan kaçınırlar. Çift ve aile terapistleri öğrencileriyle aralarındaki ilişkide güce ( yaş, eğitim, yetki vb.) sahip olduğunu bilir, ilişkiyi gerekli saygı çerçevesinde yürütür. Bu şekilde terapistler, profesyonel objektifliklerini engelleyecek ve kötüye kullanım riskini artırabilecek durumlardan ve çoklu ilişkilerden kaçınmak için her türlü çabayı gösterirler. Böyle bir risk olduğunda uygun önlemleri alırlar.

4.2 Çift ve aile terapistleri halen öğrencileri olan kişilere terapi yapmazlar. Eski bir öğrencisini terapiye kabul ettiği durumda, öğrencinin kötüye kullanılmadığını ya da bir zarar verilmediğini ispat etme yükümlülüğü çift ve aile terapistine aittir.

4.3 Çift ve aile terapistleri halen öğrencileri olan kişilerle romantik ve cinsel ilişkiye girmezler. Eski bir öğrencisiyle cinsel ilişkiye girdiği durumda, öğrencinin kötüye kullanılmadığını ya da bir zarar verilmediğini ispat etme yükümlülüğü süpervizöre/eğitimciye aittir.

4.4 Çift ve aile terapistleri öğrencilerinin ve süpervizyon öğrencilerinin eğitimlerini, deneyimlerini ve yetkinliklerini aşan profesyonel hizmetleri vermelerine ya da kendilerini buna yetkin görmelerine izin vermezler.

4.5 Çift ve aile terapistleri süpervizyon öğrencilerinin verdikleri hizmetlerin profesyonelce olduğundan emin olmak için gerekli önlemleri alırlar.

4.6 Çift ve aile terapistleri bir kişiyle eskiden ya da halen süren bir ilişkinin kendi objektifliğini etkileyebileceğini düşünürse, o kişiyi öğrenci olarak kabul etmez.  Eğer bu öğrencilik pozisyonu engellenemeyecek bir durumsa, terapist objektifliğini koruyabilmek için gerekli önlemleri alır.

4.7 Çift ve aile terapistleri öğrencilerinin kendileriyle paylaştıklarını onların yazılı izni ya da mahkeme kararı olması halleri dışında kimseyle paylaşmaz. Birden çok süpervizörün olabileceği eğitim kurumlarında, bilgiler yalnızca süpervizyon öğrencisini eğitme rolü olan diğer süpervizör ve eğitmenlerle paylaşılabilir.

5. iLKE

Araştırma Katılımcılarına Karşı Sorumluluk

Araştırmacılar katılımcıların itibarına saygı duyarlar ve onların refahını korurlar. Bununla birlikte araştırma yapmakla ilgili kanun ve düzenlemelerden ve profesyonel standartlardan haberdardırlar.

5.1 Araştırmacılar araştırmalarını planlarken etik uygunluğu dikkatlice incelemekle yükümlüdürler. Araştırmaya katılmak, katılımcılara verilen hizmeti tehlikeye sokabileceği düşünülürse, araştırmacı araştırmayla ilişkisi olmayan yetkili profesyonellerin etik önerilerine başvururlar ve katılımcıların haklarını korumak için gereken özeni gösterirler.

5.2 Araştırmacılar katılımcıların yazılı onamını alarak çalışmalarına başlarlar. Bu onam katılımcıları çalışmanın amacı, kapsamı ve olası etkileri konusunda bilgilendirmeyi kapsamalıdır.

5.3 Araştırmacılar her katılımcının katılmayı reddetme ya da istedikleri zaman katılımdan çekilme özgürlüğüne saygı duyarlar. Bu zorunluluk araştırmacılar ya da araştırma ekibindeki kişilerin katılımcılar üzerinde otorite ve etkilerinin olduğu durumlarda özellikle düşünülmeli ve göz önünde bulundurulmalıdır.

5.4 Çift ve aile terapistleri, araştırma katılımcılarıyla, profesyonel düşünmelerini engelleyecek ve kötüye kullanım riskini artıracak çoklu ilişkileri önlemek için her türlü çabayı gösterirler ve gerekeni yaparlar.

5.5 Araştırmacılar çalışmalarına katılmalarını talep ettiği kişileri araştırmaya katılmalarını etkileyebilecek unsurlarla ilgili bilgilendirirler. Araştırmacılar, özellikle, katılımcıların aynı zamanda klinik hizmet de aldığı, ya da anlama ve/veya iletişim engelleri olduğu, ya da katılımcılar çocuk olduğu durumlarda araştırmaya katılmaya razı olmayabileceklerine karşı özenlidir.

5.6 Araştırma boyunca katılımcılarla ilgili edinilen bilgiler önceden alınmış yazılı bir izin belgesi olmadığı takdirde gizli tutulur. Eğer, aile bireyleri dahil olmak üzere, başka kişilerin bu bilgilere ulaşma ihtimali varsa, bu ihtimal, gizliliği koruma planı ile birlikte onam formu doldurulurken katılımcılara açıklanır.

6. iLKE

Mesleğe Karşı Sorumluluk

Çift ve aile terapistleri meslektaşlarının haklarına ve sorumluluklarına saygı duyar ve mesleğin hedeflerini ileriye taşıyacak aktivitelere katılır.

6.1 Çift ve aile terapistleri çeşitli kurumlarda çalışırken ya da üyelik yaparken mesleğin etik prensiplerine bağlı kalır. Çift ve aile terapistinin çalıştığı kurumun gereklilikleri ÇATED’in etik ilkelerine aykırı düşerse, çift ve aile terapistleri çalıştıklara kuruma ÇATED’in etik ilkelerine bağlılıklarını bildirir ve bu ilkelere tam anlamıyla bağlı kalacak şekilde anlaşmazlığı gidermeye çalışır. Eğer bu anlaşmazlık giderilemezse, ÇATED’e bu etik ihlaller konusunda başvuru yapar.

6.2 Çift ve aile terapistleri kişilere yayımlarda yazarlık hakkını yayıma katkıları oranında ve profesyonel yayım uygulamalarına uygun olarak verir.

6.3 Çift ve aile terapistleri bir öğrencinin programına bağlı olarak yapılan bir yayım için, jüri üyeliği ya da akademik danışmanlık ötesinde büyük bir katıda bulunmadığı sürece yazarlık hakkı kabul ya da talep etmez. Bir öğrencinin tezine ya da projesine ortak yazarlık hakkı olup olmayacağı doğruluk ve adalet prensiplerine uygun şekilde belirlenmelidir.

6.4 Kitap yazarı olan ya da başka yazıları yayımlanan ve dağıtılan çift ve aile terapistleri, izinsiz alıntı yapmaz ve ayrıca orijinal fikirleri ve çalışmaları yapan yazarların ismini belirtmeyi ihmal etmezler.

6.5 Kitap yazarı olan ya da başka yazıları yayımlanan ve dağıtılan çift ve aile terapistleri, yayım şirketinin yayımların reklamını gerçeğe uygun ve dürüst bir şekilde yapmaları için gerekli önlemleri alırlar.

6.6 Çift ve aile terapistleri bazen ekonomik bir beklenti içinde olmadan mesleki çalışmalarından bir kısmını sosyal sorumluluk çalışmalarına yöneltir.

6.7 Çift ve aile terapistleri meslekleriyle ilgili, standart, yeterlik, etik ilke,  yasa ve yönetmeliklerden kamu yararına olanları geliştirmek ve kamu yararına olmayanları değiştirmekle ilgilenir.

6.8 Çift ve aile terapistleri profesyonel hizmetlerin uygulanışına ve terapistlerin denetlenmesine halkın katılımını destekler.

6.9 Çift ve aile terapistleri; etik olmayan uygulamalarla ilgili iddialarını bildirirken yürürlükte olan yasalara uymalıdır.

6.10 Çift ve aile terapistleri meslektaşlarıyla, dernek üyeleriyle ve kişisel ilişkilerinde şiddetten uzak davranmaya dikkat eder. Meslektaşlarını da bu hususta uyarır.

6.11. ÇATED –Çift ve Aile Terapileri Derneğine üyelik başvurusunda bulunan meslek mensupları; Çated etik kodlarına ve Çated tüzüğüne, iç tüzüğüne ve Etik ve Uzlaşı Kurulu Yönetmeliğine uyacaklarını geri dönüşsüz olarak beyan ve taahhüt eder

7. iLKE

Finansal Düzenlemeler

Çift ve aile terapistleri danışanlarıyla, özel sigorta kuruluşlarıyla, genel sağlık sigorta sistemiyle ve öğrencileriyle anlaşılabilir ve profesyonel uygulamaya uygun finansal düzenlemeler yapar.

7.1 Terapi ya da süpervizyon ilişkisine girmeden önce çift ve aile terapistleri  danışanlarını ya da öğrencilerini şu konularda açıkça bilgilendirirler: (a) profesyonel hizmetlerle ilgili tüm finansal düzenlemeleri ve ücretleri, (b) ödeme yapılmadığı durumda izlenecek yasal süreçleri, hizmet başladıktan sonra terapist ücret değişikliklerini danışana bir (1) ay önceden haber verir.

7.2 Çift ve aile terapistleri yönlendirmeler için, rüşvet, indirim ya da farklı maddi karşılık vermez ya da kabul etmez.

7.3 Çift ve aile terapistleri ödenmemiş terapi ücretleriyle ilgili yasal işlem başlatmayı düşündüklerini danışanlarına iletir. Bu durumda herhangi bir klinik bilgi paylaşılmaz.

7.4 Kanunen farklı bir durum yoksa, daha önceden verilen hizmet karşılığı ödeme alınmadığı durumda çift ve aile terapistleri danışanın tedavisi için gerekli olan ve istenen raporları vermeme hakkına sahip değildir.

7.5 Çift ve aile terapistleri genel olarak danışanlarından hizmet karşılığı mal ya da hizmet almaktan kaçınır. Profesyonel hizmetlerin değiş tokuşu ancak şu durumlarda olabilir: (a)öğrenci ya da danışan teklif ederse, (b) bu ilişkide istismar yoksa, (c) profesyonel ilişki bozulmamışsa, ve (d) yazılı bir kontrat yapılmışsa.

7.6 Çift ve aile terapistleri verilen hizmetlerle ilgili danışana ve öğrencilere doğru bilgi verir.

8. iLKE

Reklam

Çift ve aile terapistleri halkı ve diğer ruh sağlığı meslek profesyonelleri bilgilendirilmiş şekilde profesyonel hizmetleri seçmelerini sağlayacak bilgilendirme faaliyetlerine katılır.

8.1 Çift ve aile terapistleri yaptıkları terapi uygulamasına yönelik yetkinliklerini, eğitim, öğrenim ve deneyimlerini doğru bir şekilde temsil ederler.

8.2 Tanımlanmış ve  akredite olmuş,  eğitim ve mesleki yetkinliklerini, derecelerini duyururken, çift ve aile terapistleri ÇATED’in asgari eğitim standartlarını (eğitim içeriği ve saat kriterleri için bknz: https://www.cated.org/egitim/) kriter olarak kullanabilirler. Çeşitli seminerlere katılmak çift ve aile terapisti unvanını almak için yeterli değildir.

8.3 Çift ve aile terapistleri medyada yer alan herhangi bir reklamın ya da yayımın (rehber, duyuru, kartvizit, gazete, televizyon, internet, fax) halkın uygun profesyonel hizmet tercihini yapabilmesi için gereken bilgiyi iletmesini sağlar. Bilgilerin içeriğinde şunlar yer alabilir:  (a) isim, adres, telefon numarası, ödeme şekilleri ve ücretler, kullanılan diller ve çalışma saatleri gibi işyeri bilgileri, (b)niteleyici klinik derece (bakınız 8.2), (c) kazanılan diğer dereceler (bakınız 8.2) ve sertifikalar, (d) ÇATED  üye statüsü, ve (e) yapılan çalışmanın tanımı.

8.4 Çift ve aile terapistleri kendisi, çalıştığı kurum ve kurumun diğer çalışanlarıyla ilgili doğru bilgi verir.

8.5 Çift ve aile terapistleri kendilerini uygun eğitim, çalışma ve deneyimlerinin olmadığı özel hizmetleri verebilir şekilde tanıtmazlar.

8.6 Çift ve aile terapistleri içerisinde yanlış, hileli ve yanıltıcı bilgi bulunan profesyonel bir kimlik (kartvizit, tabela, antet, telefon ya da dernek rehber listesi) kullanmazlar.

8.7 Çift ve aile terapistleri, nitelikleri ve/veya hizmetleri ilgili yanlış ve yanıltıcı bilgi veren başka kişileri de düzeltirler.

8.8 Çift ve aile terapistleri çalışanlarının ve öğrencilerinin niteliklerinin yanlış, yanıltıcı, aldatıcı şekilde yansıtılmadığından emin olmalıdır.

9. İLKE

Teknoloji Kullanımı

Çift ve aile terapistleri danışanları ile çevrimiçi görüşmelerini en uygun ve güvenli platform üzerinden sağlar. 

9.1 Çift ve aile terapistleri danışanları ile yapacakları tüm teknoloji kullanımı içeren görüşmelerde yürürlükteki yasalara uygun olarak hareket eder.

9.2 Çift ve aile terapistleri danışanlarını teknoloji kullanımının yararları ve sınırlılıkları konusunda danışanlarını bilgilendirir. Gerekli açıklamaları ayrıntılı olarak sağlar. Gerekli hallerde yazılı ve sözlü onam alır.

9.3 Çift ve aile terapistleri teknoloji hizmetlerinin görüşmelerde kısıtlılık yarattığını düşündüğü hallerde yüz yüze terapinin daha etkin olacağına karar vererek danışanlarını yüz yüze görüşmelere davet eder ve yönlendirme sağlar.

9.4 Çift ve aile terapistleri, danışan ile görüştüğü platformun etik değerlere uygun ve  güvenli olduğundan emin olur. Danışanların mahremiyetini korumakla yükümlüdürler.

9.5 Çift ve aile terapistleri kullanacakları teknolojik altyapıya dair uygun bilgi birikimi veya gerekli eğitime sahip olur. Danışanlarını da bu konularda bilgilendirir.

9.6 Çift ve aile terapistleri elektronik ortamda sunulan tüm bilgileri saklamak ve gizliliğini sağlamak ile yükümlüdür. Saklanan kayıtların güvenliğini korunmasından sorumludur.

9.7 Çift ve aile terapistleri müsait olmadıkları hallerde acil durum halinde izlenmesi gereken yolu belirler, danışanlarına aktarır ve uygulanması konusunda destek sağlar.

10. İLKE

Sosyal Medya

10.1. Çift ve aile terapistleri sosyal medyada da kendini, profesyonel kimliğini ve mesleğini doğru tanıtır, halkı bilimsel ve doğru şekilde bilgilendirir.

10.2. Çift ve aile terapistleri sosyal medyada kullandığı dilin ve yaptığı paylaşımların diğerlerinin haklarına saygılı, şiddetten ve ayrımcılıktan uzak olmasına özen gösterir.

10.3. Çift ve aile terapistleri sosyal medyada danışanların gizliliğini korur. Danışanlarından yazılı izin almadan onlara ait bilgi, fotoğraf ya da video paylaşmaz, alıntı yapmaz.

10.4. Çift ve aile terapistleri kişisel ve profesyonel hesaplarını ayırır. Özel hayatlarını açık hesaplarda paylaşmaz, bu hesaplarından danışanlarına davet göndermez, onlardan gelen davetleri kabul etmez.

Kaynakça:

AAMFT Code of Ethics, (2015). Published by the American Association for Marriage and Family Therapy. Alexandria, VA. https://www.aamft.org/Legal_Ethics/Code_of_Ethics.aspx.)

https://www.goodtherapy.org/for-professionals/marketing/digital-marketing/article/therapists-guide-ethical-social-media-use

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC7605462/

EK 1: Türkiye Anayasası’nda Hasta Gizliliğine Dair Bilgiler

Yazan: Avukat Zeynep CEMERT

Anayasa’nın 17. maddesindeki kişi dokunulmazlığı ile maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkı, 20. maddesindeki özel hayatın gizliliği ve korunması hakkı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesindeki özel hayat ve aile hayatına saygı gösterilmesi hakkı, Biyoloji ve Tıbbın Uygulanmasında İnsan Haklarının ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesinin 10. maddesindeki hastaların özel yaşamının korunması ve bilgilendirilme hakkı, Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesindeki kişiliğin saldırılara karşı korunması hakkı, Türk Ceza Kanunu’nun 134 ve devamı maddelerindeki sağlık verilerinin de içinde olduğu kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi ve paylaşılmasını suç sayan düzenlemeler sayılabilir. Söz konusu hükümlerin ihlali halinde hem cezai hem idari yaptırımlar uygulanacağı gibi kişilik hakkı ihlali sebebi ile tazminat sorumluluğunuz da doğacaktır. Bunların yanı sıra psikoterapist ile danışan arasındaki hukuki ilişkinin vekalet sözleşmesi de olabileceği nazara alındığında vekilin (psikoterapistin) sır saklama ve sadakat yükümlülüğü bulunmaktadır. Dolayısıyla vekilin işi sebebi ile öğrenmiş olduğu ve danışanın sırrı kapsamındaki bilgileri ifşa etmesi sözleşmeye aykırılık hükümleri gereğince de sorumlu tutulmasına (maddi ve manevi tazminat ödemesine) neden olabilecektir. Hastanın tedavi ilişkisinde elde edilmiş bilgilerinin açıklanabilmesine yönelik yasa ile tanımlanmış istisna haller bulunmaktadır.

Özel hayatın gizliliğinin korunması hakkı kapsamında, kişisel sağlık bilgilerinin hekim ve hasta dışındaki üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabildiği istisnai haller aşağıdaki gibidir:

1-   Bilgilerin sahibi olan hastanın, bilginin açıklanmasını istediği ya da önerildiğinde onay verdiği haller. (Danışanın rızasının mahkeme aracılığıyla alınmasını tavsiye ediyoruz.)

2-   Toplum sağlığının korunması için kişisel tıbbi kayıtların mahremiyetinin sınırlanması durumlarda olduğu gibi kanunun verdiği yetkinin veya idari makamların verdiği emirler gereğince bilgi talep edildiği durumlar. Kanunun verdiği yetkiye örnek olarak 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 58. maddesinde düzenlenen bulaşıcı hastalıkları yetkili makamlara bildirme yükümlülüğü olmasıgibi.

3-   Mahkeme emri.

Hastaların kişisel bilgilerinin korunmasının istisnası olarak belirlenen hallerde; hasta olan kişinin haklarının korunması temel kural olup başka bir bireyin hakları ve kamu yararının korunması ilkesi istisnadır. Bu nedenle söz konusu edilen istisnaların geçerli olduğu durumlarda da hastanın kişilik haklarının zedelenmemesi için ayrıca özen gösterilmesi gerekir. Mahkemeden gelen dosya ya da bilgi istem yazıları dikkatle incelenip hakimin istediği bilgilere belli bir sınır çizip çizmediği, yazıda hastanın rızasının bulunduğuna ilişkin bir ibarenin bulunup bulunmadığı, talebin hastanın rızasını gerektirmeyen hallerden olup olmadığı (3. Kişinin üstün yararı veya kamusal yarar ve aşağıda KVKK M.5/2 gibi) kontrol edilmelidir. Mahkemenin yazdığı yazıda bunlar yok ise;  istenen sağlık bilgilerinin mahkemeye gönderilmesi konusunda hastanın rızasının bulunup bulunmadığı, hastanın rızası yok ise kişisel sağlık bilgilerinin rıza gerektirmeyen sebepler üzerine mi istendiği hakkında mahkemeden yazılı olarak bilgi istenmelidir.

Bilgilerin paylaşılmasına ilişkin KVKK kapsamındaki ilgili kişinin rızasının aranmayacağı istisna haller aşağıdaki gibidir:

Madde 5-(2) Aşağıdaki şartlardan birinin varlığı hâlinde, ilgili kişinin açık rızası aranmaksızın kişisel verilerinin işlenmesi mümkündür:

a) Kanunlarda açıkça öngörülmesi.

b) Fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin ya da bir başkasının hayatı veya beden bütünlüğünün korunması için zorunlu olması.

c) Bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olması kaydıyla, sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması.

ç) Veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması.

d) İlgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması.

e) Bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması.

f) İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması.

*****Ancak her halukarda söz konusu bilgiler sadece mahkeme kanalıyla talep edilmesi durumunda verilmelidir. Yani danışan ya da avukatının talebi üzerine kesinlikle bilgiler paylaşılmamalıdır. Yalnızca mahkemeden gelen yazı üzerine, yukarıda belirtilen sınır ve kurallar dahilinde bilgi verilmelidir. Şahısların talepleri üzerine verilecek en ufak bir bilgi dahi ihlal anlamına geleceğinden tarafınıza dava açılması ve şikayette bulunulması sonucunu doğurabilecektir.

Bunların yanı sıra kanunların size tanıklıktan çekinme hakkı tanıdığını da hatırlatmak isteriz. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “Meslek ve sürekli uğraşıları sebebiyle tanıklıktan çekinme” başlığını taşıyan 46. Maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ‘Sır nedeniyle tanıklıktan çekinme’ başlıklı 249. Maddesi, hekimlerin meslek sırrı nedeniyle tanıklıktan çekinme haklarını düzenlemektedir.